ÇALIŞMA NOTLARI- 4

Henri Bergson kendi “ben”ini filozofik araştırmasına başlangıç noktası yapmıştır der Dinçer Yıldız ve Berson’un ağızından devam eder: “En kesin ve en iyi tanıyabileceğimiz varlık hiç kuşkusuz kendi varlığımızdır. Çünkü bütün öteki nesnelerden aldığımız izlenimler dışsal ve yüzeysel olabilirler. Oysa kendimizi içeriden ve derinden algılayabiliriz”.

Kendimizi içeriden ve derinden algılayabilmek içinse “Sanatta Derin Hislenmenin Felsefesi” isimli kitap aracılığıyla sunduklarıma (kitabın plan şemasını yazıya ilişik görsel olarak sunacağım) baktığımızda, ilgili konuda gerekli olanların neler olduğunu anlıyoruz. Tam bu noktada net şekilde itiraf etmeliyim ki, ben kitabımın ilk ve bugünkü baskısını hazırlarken, Dinçer Yıldız gibi bir değeri keşfetmemiştim. Keşif gerçekleştikten sonra fark ettim ki, aynı ışık üzerindeyiz. O zaman bana iç/ten kavramama neden olan ve derin hislenme konusunun üzerine yönelmemi sağlayan gücün, gene beni ne denli doğru yönlendirdiğine bir kere daha kanıtlı şekilde inanç duydum. Bu kanıtı, ben kendi “iç”imden, gene kendime yönelik dış”a ve “iç”e doğru gerçekleştiriyordum; işte asıl en temel fark edişim bu oldu.

18 Ocak 2023, Bostancı