MESELEYE DUYULAN SEVGİ…
- Özkan Eroğlu
- Jan 1, 2022
- 2 min read
Ülkemizde eğrisi doğrusu ile Mustafa Kemal’i tam anlamıyla anlayabilenlerin sayısının hep az olduğunu düşünmenin ötesinde, bu gerçekliği birebir gözlem de etmişimdir; gerçek Atatürk sevgisinden söz ediyorum pek tabii.

Bir kimsenin neden olduğu bir olguyu anlayabilmek için, o kimseye ölesiye bir sevda ile tutkun olmak, öznel olabilmenin yanında nesnel sonuçları da yakalamayı gerekli kılar ve zaten bu nedenle de önemli, değerlidir. Ancak nesnel sonuçlara çıkarımlarda bulunmak için de her türlü etnografik algıyı iç’ten, içeriden ele almak, sözü edilen olguya yıllarını vererek yaklaşmak, kelimenin tam manasıyla eline geçen en ufak ayrıntı içeren nesneyi bir köşeye koyarak, ona özel bir yer vere vere, o olgu üzerinden kendini bambaşka noktalara getirip, geliştirmek ve en sonunda da bir birikime sahip olmak gerekir. Bu, öyle herkesin kuşatacağı ve dolayısıyla ulaşacağı bir şey değildir, zira didinme ve sabır ister. Sözünü ettiğim etnografik ve koleksiyonculuğa dönük bir didinme ve sabırla hareket eden Halit Kurulay’ın “Ölümsüz Kimdir?, Ölümsüzlük Nedir” başlıklı kitabı, işte tarif etmeye çalıştığım birikimin bir sonucu olmakla, bugüne değin yayınlanmış Mustafa Kemal kitaplarından farklı bir konuma kendini hemen yerleştiriyor.

Biriktirilenlerin titiz bir ayıklama ile kitapta sonuca götürülmesi de çalışmanın bir başka önemli noktasını oluşturuyor. “Başlık Yayınları”ndan çıkan kitap, Mustafa Kemal’e duyulan bir sevdanın ve dahası ruhsal bir aşkın sonucu. Neredeyse bir asırlık insan Halit Kurulay ve kitabında bu sevdasının yansımasını okurla da paylaşmasını bilecek denli içten ve samimi. Hiç dinlenmeksizin, yorulmak bilmeyen bir azmin sonucunu okura sunmaktan bir an bile imtina etmemiş.
70’li yılların ikinci yarısı ile 80’li yılların ilk yarısında Bostancı’daki evlerine babam ve annemle gittiğimiz günleri hatırlarım da, o hatıralarda, hep o biriktiren yapısının heyecanıyla bizleri karşılayan ve halamın eşi sıfatıyla, biz yeğenlerine şevkat ve büyük bir anlayışla yaklaştığını dün gibi hatırlamakta ve şimdi de hatıraları anmanın da mesut boyutunu yaşamaktayım. Türk Ordusuna hizmet, Atatürk sevgi ve sevdasını çevresine yayma konusunda en ufak bir tereddüde kapılmadan sürdürdüğü hayatında, aziz milletine hep bu yönde fedakârca yaklaşmaktan da asla kaçınmamış ve bence böyle bir kitapla yaşamını taçlandırmıştır. Arkadan gelen kuşakların böyle insanları örnek alması dileklerimle Halit Kurulay’ı kitabı vesilesiyle bu satırlara taşıdığım için ben çok mutluyum. Ne diyeyim böyle güzel insanlar yurdumuzun üstünden hiç eksik olmasın..!
Özkan Eroğlu, 1.01.2022
Comments