top of page
Search

CEHALET (BİLGİSİZLİK) NASIL GİDERİLİR?

  • Writer: Özkan Eroğlu
    Özkan Eroğlu
  • Feb 13, 2023
  • 2 min read

Böyle bir soru başlığıyla önümüzdeki 50 yılda Türkiye'nin çok yakından, hem de tüm kurumları kapsamında ilgilenmesi şart!


Bugünlerde yaşadığımız deprem felaketinin gösterdiği odur ki ülkemizin her türlü eğitim kurumu, ancak özellikle yüksek öğrenim kurumu kelimenin tam anlamıyla çökmüştür. Depremdeki yıkıma engel olacak kaliteli inşaat, jeoloji, jeofizik, mimarlar başta olmak üzere ve onların sanatın ve felsefenin her alanıyla ilgili kopuk hali bugünleri beraberinde getirmiştir. Daha doğrusu ilgili alanlar sözünü hükümetlere geçirecek yetkinliğe ve olgunluğa da sahip olmadıklarını, kısaca bireysel anlamda yararcı olmak yerine kişisel rahatlıklarını öne çıkardıkları (bunu inşaat profesörü bir tanıdığın şu sözlerinden anlamıştım: Kendisine emekli olmuyor musun, gençlere yer açmak gerek dediğimde, en tatlı zaman şimdi niye emekli olayım dediğini hatırlıyorum) sayılmadıkları veya oy verip seçtiklerince bir tür kandırmaya uğradıkları! (bu kandırma vurgusu da ülkemizde son yıllardaki moda vurgu oldu ne yazık ki)





Ortada varlık gösteren tam bir cehalet vardır: O cehalettir ki insanımızın oturduğu evleri, onları öldürmek için imal etmiş, bu da tüm açıklığıyla anlaşılmaktadır. Olası İstanbul depreminde daha da büyük bir felaketle karşı karşıya kalacağımız şimdiden çok bellidir.


Sözünü ettiğim cehalet, üzülerek söylüyorum ki ailelerimizden başlamakta ve okullarla, çoğunluğu oluşturan nitelik kayıplı öğretmenler aracılığıyla resmiyete dökülmektedir. Yarınlarda yetkin alan insanı bulamayacağımız da son 50 yılın ortaya koyduklarıyla tahmin olmaktan çıkmıştır artık.


Cehalet karanlığa benzetilebilir ve karanlık (diyelim ki bir odadaki) sadece bir lamba yandığında gider, süpürge ile süpürme, sümen altı etme, vb gibi başka yollarla ortadan kaldırılmaz. Cehaletimiz de ancak gerçeğin farkındalığının ışığıyla ortadan kaldırılabilir, başka hiçbir yolla değil.


Cehalet en az üç farklı felsefi alanın büyük gediklerinde/ açıklarında/ yoksunluklarında belirgin hale gelen bir isim-kelimedir.


Birincisi, epistemoloji (kısaca bilgi felsefesi ) öğretisinde cehaletle ilgili temel sorular; cehaletin doğasının ne olduğu, cehaletin ne tür çeşitleri olduğu ve cehaletin herhangi bir bilgisel boyutunun ne olup olmadığını anlamamızı sağlar. İlahi olana karşı kaçınılmaz olarak cahil olduğumuzu söyleyen negatif teoloji gibi din felsefesindeki birçok konu da cehalet konusuna değinir.

Bu yönde ağırlıklı olarak Türkiye'de ilim sahibi olunmadan fikir sahibi olunduğu için hem felsefe, hem de din boyutu es geçilir ve büyük sıkıntı tam da bu es geçmeyle ilgilidir gene ne yazık ki. Son deprem felaketinde coğrafya felsefesi, mimarlık felsefesi, inşaat mühendisliği felsefesi konularının ülkemizde hiç bilinip tanınmadığı o kadar açıktır ki. Din boyutunda da bir kılavuz kitap olan Kuran-Kerim'i ısrarla Arapçasından, her türlü taşıdığı düşünsel boyutları irdeleyip, anlamadan okumaya devam eden ciddi bir kitle halen vardır

İkincisi, cehaletin ahlaki boyutu konusudur. O nedenle etik, yani ahlak felsefesinin derinlemesine ele alınması kaçınılmazdır. Bu felsefenin varlığı ilk öğretimden itibaren masaya yatırılmalıdır. Bu da hiç bir zaman olmamıştır Türkiye'de ne yazık ki...

Üçüncüsü, sosyal alanların felsefesi, hukuk ve her daldan bilim felsefesindeki birçok konu topluma eğitim-öğretim yoluyla verilememesi, dolayısıyla bu durumun cehalet meselesini çığ gibi büyütmesine neden olur ki, Türkiye de ben, en azından kendi adıma bu derinliğin dibini göremediğimi belirtmek isterim!

SONUÇ

Türkiye'nin sürekli değişen ve bir türlü oturmayan, bence oturması istenilmeyen bir eğitim politikası vardır. Daha doğrusu var olan eğitim politikası sürekli insanımızın kafasının karışmasına, cehaletin daha da artarak, bu artışın körüklenmesine neden olmaktadır. Bu iş böyle yürümez. Zaten yürümediğini de her türlü toplumsal yansıma ve insanlarımızı kitleler halinde kaybettiğimiz bu doğal afetler en net şekilde göstermektedir.







 
 
 

Recent Posts

See All
HAKİKAT VE GERÇEKLİK NEDİR?

Hakikat ve gerçeklik, felsefi bağlamda farklı anlamlar taşıyan kavramlardır. İkisinin benzer ve ayrışan yönleri üzerine ayrıntılı bir...

 
 
 

Comentários


©2019 by ÖZKAN EROĞLU. Proudly created with Wix.com

bottom of page